Yılbaşı hazırlıkları İstanbul’un bir çok yerinde tüm hızıyla sürüyor.
Büyükada da yeni yıla hazırlanıyor. İşte bu hazırlıklardan bazı kareler:
[imagebrowser id=1314]
Ay: Aralık 2012
Dursun Başkan uğurlandı
Dursun Özdemir Adalar Belediyesi önünden uğurlandı
Adalar eski Belediye Başkan Yardımcısı Dursun Özdemir, son yolculuğuna uğurlanıyor.
Dursun Özdemir 59 yaşındaydı
Belediye Meclis üyesi Özdemir’in naaşı pazar günü saat 13.00’te Mavi Marmara7ya ait bir motarla Adalar Belediyesi’ne getirildi. Başkan Mustafa Farsakoğlu ve belediye çalışanları ile adalılar belediye binası önündeki törende Dursun Özdemir’e son görevi yerine getirdiler. Özdemir’in eşi Sevgi Özdemir ile çocukları da törende yer aldı.
Başkan Farsakoğlu, törende yaptığı konuşmada şöyle dedi:
“Dursun Başkan yıllarca eğitime hizmet eti. adalıların çocuklarını eğitti, yetişirdi. O adam gibi adamdı. Kimseyi kırmadı. Eşi Sevgi Hanım, bize dediki ki ‘O 35 yıllık evliliğimizde beni hiç kırmadı’ Evet o kimseyi kırmadı. Ama biz onu kırdık İşin akışı içinde kırgınlığa yol atık. Ama o kimseyi kırmadı. Allah rahmet eylesin”
59 yaşında vefat eden Heybeliadalı Dursun Özdemir yıllarca öğretmenlik yapmıştı.
Dursun Hoca’yı Adalılar yalnız bırakmadı
Hastalığı artınca geçen yıl Başkan Yardımcılığı görevini bırakmıştı. Özdemir, Heybeliada Mezarlığı’nda topraga verili.
Adalı gençlerin şampiyonluk maçı
1.Amatör Lig 14. Grup’ta haftaladır liderliğini südüren Adalar Spor, son maçında KartalGücü Spor’la karşılaştı. İlk yarıyı Ercan’ın golüyle 1-0 önde kapayan Adalı gençler, adım adım şampıyonluğa ulaştı. İkinci yarıda Ercan ve Cemal’in golleriyle maç 3-0 Adalar’ın üstünülğü ile bitti. Bir grup adalı taraftar, takımlarını coşkuyla destekledi.
1946 yılında kurulan İstanbul’un en eski Amatör kulüplerinden Adalar Spor’un büyük başarısına ve tarihi anına tanıklık ediyorlar. Kartalgücü ile Kartal Yunus Stadında yapılacak şampiyonluk maçın zaman zaman gerginliklere de sahne oldu.
Adalar Spor ve Şile Spor önceki hafta Süper amatöre çıkmayı garantilemişlerdi. Bu son maçla grubunu averajla lider bitiren Adalar Spor gelecek sezon Süper amatör Lig’te mücadele edecek. Adalarspor 2009-2010 yılı 2. Amatör futbol liginde namağlüp şampiyon olmuş ve 1. Amatör lige çıkmıştı.
Adalar’da sahası olmayan, imkansızlıklar içinde kıvranan ve mali açıdan büyük sıkıntı çeken kulübün şampiyonluğa ulaşması, bir mucize niteliği taşıyor. Adalı gençleri kutluyoruz.
Maçtan sonra Ada’ya hareket eden taraftarlar 15.00’de Büyükada’da oldu. Ancak Dursun Özdemir’in ölümü nedeniyle kutlamalar ertelendi.
FEDERASYON İSTEDİ, ADALILAR BİR DAHA YENDİ
Averajla grubunu şamqiyon bitiran Adalarspor için sürpriz kararı Futbol Federasyonu verdi. Aynı puanla ikinci olan Şilespor’la bir kez daha karşılaaşması istendi. Ve 5 Ocak 2013’ta tarafsız sahada adalarspor Şile ile kaşlıştı. Maç 2-2 berabere bitti. uzatmada da gol gelmedi. Penaltılarda Adalı gençler 4-3 öne geçti. Adalarspor 14. Grup şampiyonu oldu. Haberhakki.com Adalar camiasını tebrik eder, süper Amatör ligde başarılar diler
Adalar Spor futbol takımı Süper Amatör Lig’e çıktı
Geçmişten günümüze Adalarspor
Adalar Spor Kulübü Derneği, futbol takımı şampıyonluğa ulaştı. Amatör küme 14.grupta son maçında Kartalgücüspor’la karşılayan adalı gençler şu anda 1-0 önde
1946 yılında İstanbul Adalar İlçesinde, merkezi Büyükada’da olmak üzere 10 kişi ile kuruldu. Derneğin kurucularının tamamı Büyükada’da ikamet etmekteydi. Kurucu üyeler, Muhlis Sırmalı, A. Arif Meriç, Necati Hamzaoğlu, Suat Ergil, Muzaffer Budin, Nedim Genç, Aristidi Karidaki, M. Salih Kutucu, Niko Ksida, Muzaffer Polat idi.
Adalar Spor Kulübü 65 yıllık onurlu bir geçmişe sahip olup, İstanbul’un en eski amatör spor kulüplerinden biridir.
[imagebrowser id=1312]
Futbol Dünyamıza örnek olmuş Koço Kasapoğlu (İstanbul Spor), Koço Davula (Emniyet Spor)Onur Belge (Fenerbahçe), Necip Tekçe(Fenerbahçe), Panani(Taksim Spor), Suat Ergün, Sudi Acarlar(Hilal Spor), Lefter Küçükandonyadis gibi birçok ünlü sporcuları bünyesinden çıkartmıştır.
Adalar Spor Kulübü’nün geçmişte başkanlık yapmış ve köklü tarihine yardımcı olmuş kişiler; Sudi Acarlar, İsmail Özyılmaz, Ethem Kirpi, Bedri Düz, Selahattin Erdem, Muzaffer Polat, Erol Tufan Akpınar, Bahri Alyanak, Güngör Toraman, Orhan Uzun, Halil İbrahim Cumhur, Mehmet Yiğit, Mahir Safkan, Hikmet Eliz, Ali Yiğit, Mehmet Sinan Özbay dır.
Şu anda Kulübün başkanlığını Yusuf Bahar devam ettirmektedir.
Cem Uzan’ın eski yatıyla Şeyh Hassan keyif turunda
HABER HAKKI ÖZEL- Uzan Grubu’nun dünyaca ünlü eski yatı – Frequency, şimdiki adı Shubra II bugün ada sahillerinde turdaydı.
Shubra II Büyükada açıklarına demirledi. Haberhakki- Özel
Pendik Limanında demirli olan 6o metrelik Marshall Adaları bandıralı süper lüks yat bugün Büyükada açıklarında gezintiye çıktı. Büyükada Kumsal liman önünde tekne bir süre demir atarak bekledi. Tekne adalıların ve turistlerin merakını çekti. Meraklılar teknenin fotoğraflarını çekerek sahibinin kim olduğunu öğrenmeye çalıştı. Bir çok turist ise teknenin askeri bir tekne veya sahil güvenlik teknesi olup olmadığını sordu. Süper Lüks yat adalar turundan sonra akşam saatlerinde bağlı bulunduğu Pendik Limanına demir attı.Yatta iki büyük oturma salonu, bir sinema-televizyon salonu, 5 yıldızlı otelleri de aşabilecek özellikleri olan yatak odaları mevcut. Cem Uzan döneminde yatın kamaralarında yangın tüplerinin içinde bulunan yangın tüpleri çok konuşulmuştu.
Yatın içinde bazı otellerle yarışabilecek ekipmana sahip spor salonu ve ayrıca üst kısımda küçük havuz büyüklüğünde bir jakuzi yer alıyor.
Yeni sahibi Şeyh Hassan
Haberhakki- Özel- 28 milyon 500 bin dolara Birleşik Arap Emirliği’nden Şeyh Hassan satın aldı
Yıllarca Türkiye’de demirli kalan yata devlet el koymuş ve satmıştı. Eski adları La Baronessa, Beluga, Nira, olan yatı satın alan son şirket Birleşik Arap Emirlikleri’nden bir şeyh oldu, Uzanlar dönemindeki adı Frequency olan 59,4 metrelik yatı Global Services Ltd. olarak 28 milyon 500 bin dolara alan Şeyh Hassan, yeni yatının adını Shubra II yaptı. TASARRUF Mevduatı Sigorta Fonu’nun (TMSF) defalarca satışa çıkardığı, ancak uzun bir hukuki savaşın sonunda satabildiği Uzanlar’ın meşhur mega yatları, el değiştirirken isim de değiştirdi. TMSF’nin 27 milyon 500 bine sattığı Frequency yeni ismi Shubra ıı oldu.
Satışı yılan hikâyesine dönmüştü
ARMATÖR Celal Sadıkoğlu’nun danışmanlık yaptığı bu satışla, TMSF sonunda muradına erdi. Ancak bu yatlar TMSF’yi tam 4 yıl boyunca uğraştırdı. TMSF’nin 11 Mart 2004′te el koymasıyla birlikte, şöyle bir süreç yaşandı:
Uzanlar daha önce bu yatlara Türk bayrağı çekerek Motorola ve Nokia’nın haczinden kurtulmak için, kiraya verdiler. Ancak bu şirketlerden kaçarken karşılarına TMSF çıktı. TMSF, 21 Ağustos 2003 tarihinde yatlar üzerine tedbir koydu.
Haberhakki- Özel
TMSF, Frequency’i ilk kez 10 Aralık 2004′te açık artırmayla satışa çıkardı. Yat 32 trilyon liraya, Finesse Management Ltd. adlı bir şirkete satıldı. Ancak Cayman Adaları gemi sicilinden temiz sicil belgesi alınamadığı için bu satış gerçekleşemedi.
Bu belgenin alınamayışının nedeni ise, Al Ayed isimli birinin koydurduğu ipotekti. Bu ipoteğin bir danışıklı dövüş olduğunu ispatlayan TMSF, sonunda açılan davayı kazandı. Hatta bu dava diğer Uzan dava da elini rahatlattı. Uzan Ailesinin yıllarca kullandığı 1998 yapımı dev motor yatı ada sahillerinde gören adalılar, yeni sahiplerinin içinde olup olmadığını merak etiller.
CEM UZAN’IN KULLANDIĞI SHURBA II
Cem Uzan’ın kulalndığı ait Freguency adlı yat 40.1 trilyon liraya satışa çıkarılmıştı . 59.40 metrelik isimli yatta bilgisayarlı ve uydu donanımlı çalışma odası, helikopter pisti, 4 güverte, havuz, jimnastik salonu, ve mini tiyatro, sinema salonu, misafir odaları, bebek odaları, iki adet salon, jakuzili yatak odaları gibi pek çok özelliğin yanı sıra piyano, yatın maketi, çeşitli tablolar, iki adet sürat motoru, en lüks oturma grupları ve çok sayıda lüks televizyon plazması bulunuyor.
Cem Uzan tekneye gizli kameralar yerleştirmişti
Dünyanın en lüks 6.yatı Haberhakki- Özel
Shurba II; 1998 yılında Palmer Jhonson Tersanesi’nde 59.4 metre boyunda, 10 metre genişliğinde ve 987 groston ağırlığında, Draft 3.50 mt., Sürat (Max) 16 Knot Cruising sürati 15 knot ana makinalar 2 x Caterpillar 3512 B, Şanzımanlar Reintjes LAF 761 4.625:1, Jeneratörler 3 x Caterpillar 3306 B şeklinde inşa edilerek La Baronessa adıyla denize indirildi.
Yat Naval Arhitects Sparkman&Stephens New York, USA tarafından inşa edildiği iç dizaynının ise İnterior Designer Nuvoari&Lenard, Venice İtaly tarafından yapıldığı bildirildi. Yat Amerika’nın doğu kıyılarında, Atlantik Okyanusu’nda, Akdeniz’de ve Hint Okyanusu’nda charter maksatlı kiraya verilmeden özel olarak kullanılmış. Shurba II’nin dünyadaki 43 metreden büyük en kaliteli 5 yat arasında olduğu biliniyor.
Teknede 4 adet Zodiac marka can salı mevcut. Son olarak teknede kullanılan elektrik sistemleri AC ve DC malzemelerinin ve kabloların yüksek kalitede olup köprü üstünde, makine kontrol odasında, makine dairesinde ve servis alanlarında bulunan elektrik dağıtım panellerinin ve monitoring panellerinin çalışır durumda olduğu biliniyor.
Dünyanın en lüks 6.yatı
Tekne dünyada çok bilinen bir tekne Akdeniz limanların hemen hemen hepsinde boy göstermiş. Dünyanın en lüks 6 yatı olarak biliniyor.
Kaptan Halit Balamir Nuray
Geminin Kaptanı Halit Balamir Nuray daha önce Koç Holding bünyesinde Setur Turizm’de kaptan olarak çalışan Kaptan Halit Balamir süper lüks yatın seyrinden sorumlu
Shubra II Büyükada açıklarında Haberhakki- Özel
SHUBRA II
Gemi Detayları
Gemi Tipi: Yacht
Yapım Yılı: 1998
Boy x Genişlik: 60 m X 10 m
Gross Tonnage: 987, Detveyt: 0 t
Kaydedilen Hız (En Çok / Ortalama): 51 / 51 knots
Bayrak: Marshall Adaları
Bağlı bulunduğu Liman: Pendik
Sendikacı Turan Uzun beraat etti
Türkiye Denizciler Sendikası’nın (TDS) eski yöneticileri 4 yıl süren dava sonunda beraat etti. İstanbul 9. Asliye Ceza Mahkemesi’nde, “usulsüzlük ve görevi kötüye kullanma suçlaması” ile açılan davada, aralarında Sendika eski Başkanı Turan Uzun’un da bulunduğu 7 kişi aklandılar.
Suç duyurusu üzerine açılan davada sanıkların, 2003-2007 yılları arasında yaptıkları ” usulsuz” harcamalarla sendikayı zarara uğrattıkları iddia edilmişti. İddianamede sendika başkanı Turan Uzun, Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Rahmi Şişman ve Genel Mali Sekreter Ömer Arıcı vile Hamit Kalkavan, Şükrü Akardaş, Cemil Yeniay ve Bülent Şenkal’ın 7 yıla kadar hapsi isteniyordu.
TURAN UZUN: BİAT ETMEDİK DİYE
Türkiye Denizciler Sendikası eski Genel Başkanı Turan Uzun, kararla ilgili şunları söyledi: İddiaların tamamı hayaliydi. Bize, biat etmemenin bedelini ödetmek istediler. Ama, her şey ortadaydı. Bilirkişiler 6 kez, ‘burada suç yok’ diye rapor yazdı. Sonunda yargı tek suç olmadığını belgeledi, adalet yerini buldu. ”
Büyükada Maden’de korkutan kaza
[imagebrowser id=1308]
Geçen hafta Büyükada’da yağan etkili kar yağışı ağaçların devrilmesine de yol açtı. Maden YılmaztürkCaddesi’nde devrilen ağaç ise tehlike yarattı. Güller ailesine ait apartman bahçesindeki yaşlı çam ağacı, üzerindeki karın ağırlığıyla yola devrildi. Köklerinin kopması sonucu bahçedeki beton zemini de kıran ağaç korku yarattı. Olayın haber verilmesiyle birlikte Belediye, Orman Şefliği ve polis ekipleri bölgeye geldi ve olayın 19 Aralık’ta meydana gelmesine rağme , yolda tehlike yaratan ağaç kaldırılamadı. ”Yıl sonu telaşı nedeniyle kimse ilgilenmiyor. Hem faytonlar, hem de çocuklar için tehlikeli” diyen çevre sakinleri gerekenin yapılması için taleplerin dile getirdi.
Doğum günün kutlu olsun
Bugün efsane Lefter’in doğum günü 22 Aralık 1925’te doğan Fenerbahçe’nin efsane oyuncusu Lefter, 2012’de hayatını kaybetmişti. İşte efsane futbolcunu başarılarla dolu yaşam öyküsü:
22 Aralık 1925 tarihinde, Büyükada’dadaki Hamam Sokak’da dünyaya geldi. Babası balıkçılık yapan Hristo, annesi ise Argiro idi. Doğum adı Eleftherios olan ve Panani’nin ardından ailenin ikinci erkek çocuğu olan Küçükandonyadis’in ailesi, 20. yüzyıl başında Arnavutluk’tan Büyükada’ya göçen Rum kökenli bir aileydi.
Lefter’in
çocukluğu
Futbola Büyükada’da başladı. Taksim Spor Kulübü’nde yetişti. Taksim Kulübü yöneticileri kendisine lisans çıkartabilmek için 1941’de mahkeme kararıyla yaşını büyüttüler. Ancak bu sayede takımda oynayabildi. 2 yıl Taksim takımında yer aldı. 1943’te askere gitti, 4 yıl süren askerlikten sonra 1947’de İstanbul’a döndü, Fenerbahçe kulübüne girdi. 1964’e kadar Fenerbahçe forması altında top koşturdu.
İstanbul Ligi 1953-54 sezonunda gol kralı oldu. Bu süre içinde 1 yıl İtalya’nın ACF Fiorentina ve 1 yıl da Fransa’nın OGC Nice takımında oynadı. Yurtdışında da başarılı futboluyla ün yaptı. Türk futbolunun efsaneleşen isimlerinden biri olarak tanındı. Golcülüğünden ötürü Ver Lefter’e, yaz deftere! sloganı onun için çıktı. Futboldaki ustalığından ötürü Ordinaryüs sıfatıyla anıldı.
Futbol yaşamında toplam 50 kez milli formayı giydi (46 kez A, 1 kez B, 3 kez 21 yaş altı). 1954 FIFA Dünya Kupası’nda forma giyen Lefter, turnuvada 2 de gol attı. Türk futbolunda 50. Milli Maç altın madalyasını alan ilk futbolcu oldu.[4] Milli takım formasıyla attığı 21 golle en çok gol atan milli oyuncu unvanını uzun yıllar elinde tuttu, 9 kez de milli takım kaptanlığını yaptı.
1964’te futbolu bıraktıktan sonra Yunanistan’ın Egaleo, Güney Afrika’nın SuperSport United, Türkiye’nin Samsunspor, Orduspor, Mersin İdman Yurdu ve Boluspor takımlarında teknik direktörlük yaptı.
Mersin İdman Yurdu
1966-67 sezonunda 2. Lig’de mücadele eden Mersin İdman Yurdu takımının başındaydı. Mersin İdman Yurdu o sezon Osman Arpacıoğlu’nun attığı 23 golle şampiyon olarak ilk kez 1. Lig’e yükselmiştir. O sezon 17 takımlı ligde oynadığı 32 maçta 63 gol atan kırmızı-lacivertliler rekor puanla ilk kez 1. Lig’e yükseldiler.
Antrenörlük kariyerinden sonra da bir süre spor yazarlığı yaptı. 3 çocuğu vardır. 3 Mayıs 2009’da Kadıköy’de Kuşdili Parkı’na heykeli dikildi. 13 Ocak 2012 tarihinde, kalp yetmezliğinden hayatını kaybetti. Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu’nda binlerce kişi ve üst düzey yetkilinin katıldığı bir törenle ebediyete uğurlandı
Futbolu bıraktığı gün
Rekorları
Türkiye Futbol Federasyonu’nun “50. Maç Altın Şeref Madalyası”nı alan ve Türk Milli Takım formasıyla en çok gol atan 3. futbolcu
Süper Lig’de penaltı atan Kulübü tarafından bonservis ücreti alınmak suretiyle yurt dışına transferi yapılan ilk adına Jübile düzenlenen ilk futbolcu.
Alex efsaneyi unutmadı.: FB En buyuk efsane!!! Ozledim…
Alex de Souza, Lefter Küçükandonyadis’in fotoğrafını paylaşarak sarı lacivertlilerin en büyük efsanesinin Lefter olduğunu yazması sosyal medyada da büyük ilgi gördü.
Lefter’in doğumgünü olan 22 Aralık’ta (bugün) Twitter’dan “FB En buyuk efsane!!! Ozledim…” yazan Alex de Souza, sarı-lacivertlilerin efsane kaptanını unutmadı. Fenerbahçe’den ayrılmasına rağmen taraftarın sevgisini eksik etmediği Alex de Souza, Lefter Küçükandonyadis’in fotoğrafını paylaşarak sarı lacivertlilerin en büyük efsanesinin Lefter olduğunu yazması sosyal medyada da büyük ilgi gördü.
Ada palmiyelerinin düşmanı Kırmızı hurma böceği
Büyükada’daki palmiyelerin çürümesine neden olan böceğin Kırmızı Palmiye böceği olduğu ortaya çıktı. Adalar eski orman şefi Yüksel Özcan, palmiyelerle ilgili çok çarpıcı uyarılar yapıyor. Adalarda hastalık belirtisi olan yerlerde, çok sıkı tedbirler alınmalı, ölü palmiyeler hemen adalardan uzaklaştırılıp Tavşan adası veya Sivri adaya götürülmelidir. diyor.
İşte Yüksel Özcan’ın uyarıları
Ada hurmalarını( Halk palmiye diye biliyor ) bu duruma getiren sorunun adı :”Kırmızı Hurma (palmiye) Böceği”
Peki nedir kırmızı hurma (palmiye) böceği?
Rhynchophorus ferrugineus adlı Kırmızı Böcek ilk defa 1980 li yıllarda, Güney Asya ve Malezyada, Hindistan cevizi ağaçlarının ölümüne neden olarak fark edilmiştir.
Hastalık 1985 yılında Suudi Arabistan Krallığına yayılmış, buradan da Birleşik Arap Emirlikleri’ne ve Umman’a atlamıştır. 1994 yılında Mısır’da hastalık görülmüş, iki yıl sonra da, Mısır’dan ithal edilen palmiye ağaçları ile Güney İspanya’ya atlamıştır. Kırmızı Böcek 1999 yılında İsrail’de de ortaya çıkmıştır.
Zararlı, Coloeoptera’ lardan Curculionidae ailesine aittir. Dişi ve erkekleri, kahverengi-kırmızı renkte 3cm uzunluktadır, her iki cinste de, karakteristik hortum vardır. Kuvvetli kanatları ile uzun mesafelere uçabilirler.
Palmiyede hastalık ve tahribat yapan, bu böceklerin larvalarıdır. Dişiler çiftleştikten sonra, özellikle palmiye yapraklarının, gövdeye birleşim yerlerine, bitki gövdesinde veya yapraklarında bulunan yaralar üzerine, yaklaşık 200 yumurta bırakırlar. Yumurtadan çıkan larvalar, palmiye yaprak sapları ve gövdesi içinde tüneller kazarak ilerler, bu arada yumuşak doku liflerini ve palmiyenin büyüme uçlarını yerler. Hastalığın öldürücü olması nedeni, tamamen palmiye içinde faaliyet gösteren bu larvaların dışarıdan fark edilememesidir. Ancak palmiye öldüğü zaman hasta olduğu anlaşılmaktadır. Palmiyelere zarar veren bu böcek adalarda karantina uygulanmadığından, süs bitkisi olarak kullanma amaçlı ithal edilen hurma ağaçları ile geçtiği iddia edilmektedir.
ÖLÜ PALMİYELER KESİLMELİ SİVRİ ADAYA GÖTÜRÜLMELİ
Adalarda hastalık belirtisi olan yerlerde, çok sıkı tedbirler alınmalı, ölü palmiyeler hemen adalardan uzaklaştırılıp Tavşan adası veya Sivri adaya götürülmelidir. Palmiyeler asla imha edilmemeli aksi halde bu böceğin predatörüde imha edilmiş olur ki bu ekolojik dengeye zarar verir. Ayrıca böceklerin yakalanması için feromon tuzakları kullanılmalıdır. Bütün bu tedbirler en az 5 yıl devam etmelidir. Geçmiş yıllarda ülkemizde Mersin, Antalya ve İzmir’de bu zararlıya rastlanmıştır.
Yüksel Özcan Orman Mühendisi/Eski Adalar Orman Şefi
Yüksel Özcan Orman Mühendisi/Eski Adalar Orman Şefi
Büyükada’da kilisede Şeb-i Arus konseri
Revnak Kadın Grubu Tasavvuf Müziği Topluluğu semazenler eşliğinde Şeb-i Arus konseri verdi.
17 Aralık 1273 tarihi Mevlana’nın Sevgiliye (Allah’a) kavuştuğu gün. ‘Ölmek şeker gibi tatlı bir şey, canı sen aldıktan sonra seninle olunca da tatlı candan da tatlıdır, ölüm” diyen Mevlana için bugün ‘Şeb-i Arus’ yani ”Düğün Gecesi”… Mevlana bir 17 Aralık günü daha, 739. Vuslat Yıldönümünü’de anıldı.
‘Ne olursan ol, yine gel’ diyen Mevlana’yı anma etkinliklerinden biri de Büyükada’daydı. Adalar Belediyesi’nin 3. kez düzenlediği etkinlik Büyükada San Pasifico Latin Katolik Kilisesi’nde gerçekleşti.
Adalar Belediye Başkanı Mustafa Farsakoğlu ve Belediye Başkan Vekili ve Meclis Üyesi Raffi Hermon Araks, yaptıkları konuşmalarda ‘hoşgörü ve çokkültürlülüğün’ altını çizdiler.
Şeb-i Arus konserinde, semazenler Revnak Kadın Tasavvuf Grubu’nun ilahileri eşliğinde gösterilerini sunarken, Agoşyan Trio da klasik müzik dinletisi gerçekleştirdi.
Yüzyıllardır farklı inançların bir arada yaşadığı, mozaikten öte, bu farklılıkların iç içe geçtiği Adalar’daki bu etkinlik Mevlana’nın o ‘derya’ olan hoşgörüsüne ‘adalıların’ bir selamı gibiydi.
Adalardan Haberler 