Adalılar ‘depremi’ konuşacak

 

'Adalar ve Deprem' konulu seminer 15 Ocak'ta

Deprem bu ülkenin gerçeği. Bize kendini acılar, ölümler ve yıkımlarla defalarca hatırlatan depreme ne kadar hazırız? Kamu Kuruluşları, birey olarak bizler, hepimiz hazır mıyız?

Adalar Kent Konseyi, Çevre Çalışma Grubu ‘Adalar ve Deprem’ konulu bir seminer düzenliyor. Tüm Adalılara açık olan seminerde  Prof. Ahmet ERCAN sunum yapacak.

Seminerin amacı; olası bir deprem felaketinde ne gibi tedbirlerin alınması gerektiğini belirlemek ve Adalar’da deprem felaketiyle baş etmedeki eksikleri tespit etmek.

Adalılara, felaket zamanı yapılacak eylem planları hakkında bilgi vermek ve eğitim çalışmalarına zemin oluşturmak amacıyla yola çıkan  “Adalar ve Deprem“ konulu seminer 15/Ocak/2012 Pazar günü saat 14:00’de Büyükada Beltur İskele Cefe tesisinde yapılacak.

Çevre Çalışma Grubu,  hem Kamu Kuruluşlarını hem de tüm Adalıları bu seminere katılmaya çağırıyor. Depremle yaşamak, depremle başa çıkmanın yollarını bilmekle başlar diyenler seminere!

 

Tarih: 15/Ocak/2012 Pazar günü

Saat : 14:00’de

Yer: Büyükada Beltur İskele Cafe

15 Ekim ‘İstanbul’un Lüfer Bayramı’ olarak kutlanacak

Lüfer

Her yıl Ekim ayının üçüncü Cumartesi günü “İstanbul’un Lüfer Bayramı” olarak kutlanacak.

Bu yıl 15 Ekim Cumartesi günü kutlanacak olan “İstanbul’un Lüfer Bayramı” tüketiciyi ve kamuoyunu, balık tüketimi konusunda bilinçlendirmeyi ve İstanbul’un simgesi haline gelen Lüfer’in soyunun tükenmemesi için harekete geçirmeyi amaçlıyor. Bu kapsamda Fikir Sahibi Damaklar Kurucusu Defne Koryürek ve projenin destekçisi olan sektör yetkilileri halkı; 20 cm’in altında balık satan müesseseleri 174 nolu Tarım Bakanlığı Alo Gıda Hattı’na şikayette bulunmaya davet ediyorlar.

 

Fikir Sahibi Damaklar Kurucusu Defne Koryürek tarafından başlatılan “İstanbul Lüfere Hasret Kalmasın” kampanyası 2011 proje planlaması Mutfak Sanatları Akademisi’nde başlatılan basın toplantısında duyuruldu. Bu kapsamda her yıl Ekim ayının üçüncü Cumartesi günü “İstanbul’un Lüfer Bayramı” olarak kutlanacak.

Lüfer İstanbul’un Sembolü

Defne Koryürek kampanayalarının detaylarını şöyle açıklıyor:

“Dileriz bundan böyle her yıl Ekim ayının 3. Cumartesi’si kutlamayı arzu ettiğimiz İstanbul’un Lüfer Bayramı, lüferle kısıtlı bir bayram olmasın, uskumruyu, fıstık çamlarını, erguvanları, memba sularını, çeşmeleri.. İstanbul’u alsın beraberine; bu bayram İstanbul’a sahip çıkanların gururu olsun, bu gurur da ortak mirasımızın bereketine teminat olsun.”

Lüfer nasıl bir balık?

Eylül sonu ekim başı gibi Karadeniz’de yumurtlayan lüfer İstanbul boğazından bu aylarda çıkmaya başlıyor. Küçükten büyüğe doğru defneyaprağı, çinekop, sarıkanat, lüfer, kofana, sırtı kara olarak adlandırılıyor. Keskin dişleri ile oltaya zor gelen bir balık türü .Lezzeti ise dünyada böyle bir balık yok dedirtircesine. Peki çocuklarımız, Lüfer balığını yeterince yiyebilecekler mi? İstanbul Lüfer’e Hasret Kalmasın! bun tür  kampanyalar bunun için çok önemli…

 

 

 

Emektar Paşabahçe vapuru, nikah salonu oldu

2010 yılı başlarına kadar Kabataş-Yalova, Kabataş-Adalar seferleri ile İstanbullara hizmet  veren Paşabahçe Vapuru bu keyifli yolculuğu artık emekli olduğu için sonlandırdı .Emekliye ayrılan Paşabahçe Vapuru, Beykoz Belediyesi ve İDO arasında varılan mutabakat sonucunda tamir ve bakımı yapıldıktan sonra Beykoz Belediyesi önünde bulunan iskelede ilçe sakinlerinin hizmetine sunulmuştu.

Emektar Paşabahçe nikah salonu olarak faaliyette

Emektar Paşabahçe nikah salonu oldu

Yıllardır Marmar Denizi’nde özellikle Sirkeci-Yalova ve Adalar hattında çalışan Paşabahçe vapuru şimdi nikâh törenleri için kullanıyor. Beykoz Belediyesi Paşabahçe iskelesinde demirli olan vapurda nikah törenleri düzenliyor. Pazar günü Beykozlulara nikâh törenlerinde hizmeti vermeye başlayan vapur, adeta bir gelin gibi süslendi.  Nikâhları vapurda kıyılan çiftlerde bu özel ve emektar vapurda nikahlarını yapmaktan  çok hoşnut.

Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek, vapurun belediye önünde iskelede yer aldığını, müzenin yanı sıra kültür ve sanatsal etkinliklere ev sahipliği yapacağını, dileyen ilçe sakinlerinin nikâhlarını bu vapurda kıydırabileceklerini söyledi. İstanbul’un simgeleri arasında yer alan vapuru ilçeye kazandırmaktan duyduğu memnuniyeti de ifade eden Çelikbilek, başlattıkları uygulamayla genç kuşaklara tarihi değer taşıyan yapıların yaşatılması konusunda örnek olduklarını da dile getirdi.

Paşabahçe Vapurunun tarihçesi

Paşabahçe vapuru, II. Dünya Savaşı bitmeden hemen önce savaş gemisi olması amacıyla kızağa konuyor. Ancak, İtalyanlar o zamanlar blok inşaat da keşfedilmediği için koca omurgayı kızağa koymuş, ana postaları yavaştan kaynaklamaya başlamışken savaş sona eriyor. Bu durum karşısında yana yakıla ne yapacaklarını düşünen tersane sahipleri tarafından, Türkiye’den gelen sipariş üzerine bir gecekondu misali bizim savaş gemisi bir gecede şehir hatları vapuruna dönüştürülüyor. 1 Temmuz 1952’de Taranto limanında şampanyası kırılıp eğlencesi de bittikten sonra Paşabahçe, İstanbul’a doğru bu kez diğer ithal gemiler gibi römorkörlerle değil toplamda 3200 beygir üreten kendi buharlı Sulzer makineleriyle gelmek üzere yola çıkıyor. 2,5 gün süren yolculuk akabinde, Paşabahçe İstanbul’a adımını atıyor.

Vapurun Özellikleri

Paşabahçe vapuru, 78,2 metre uzunluğa, 2,8 metre tasarım taslağına sahip. Paşabahçe iki adet Sulzer diesel makineye sahiptir. bu makineler iki zamanlı olup gemide bi şanzıman sistemi bulunmamaktadır. Yani makineler geri komutu verildiğinde makineler durdurulur, pistonlara basınçlı hava sıkılarak motor aksi yönde çalıştırılır. Sıcak makineye tornistan için basılan soğuk kuru hava sürekli olarak motor ömründen yemektedir. Fenerbahçe’nin kardeş gemisi Dolmabahçe Vapuru, 90’lı yıllarda muhtemelen bu sebepten motor bloğu çatladığı için ve motorunun arızası artık onarılamayacağı için hurdaya ayrılmış ve Aliağa’da sökülmüştür. Bu sebeple bahçe tipi vapurlar genelde çok fazla manevra gerektirmeyen uzun hatlara konurlar. Kıç kısmıyla da diğer vapurlardan ayrılan bir vapurdur aynı zamanda. Diğer vapurların hemen hepsinde kıç kısmı geniştir ve arka salona açılan kapısıyla beraber düzdür. Paşabahçe ise yumuşak, nazik siluetini burada da bozmaz. 1952 yapımı an itibariyle İstanbul Şehir Hatlarının en yaşlı, en büyük (uzunluk değil, groston olarak) ve halen en hızlı gemisidir ve hızıyla efsane olmuştur. Fenerbahçe vapurunun emekli olmasıyla birlikte de şehir hatlarında kalan tek telgraflı gemidir.

Paşabahçe Belgeseli:

Savcılık”anneye gönülden bağlılılık” dışında bir nedene rastlamadı

Neyran Sağocak(alt sağda) ölünce çocukları Raden, Beraris, Rulin ve Sajen intihar etti

Kahramanmaraş’taki dört kardeşin toplu intiharında savcılık, ‘anneye gönülden bağlılık’ dışında bir nedene rastlamadı. Babanın da ‘olayı araştırma talebinin olmadığı’ ortaya çıktı.

 

KAHRAMANMARAŞ’TA, 21 Nisan’da anneleri Neyran Sağocak’ın ölümünün ardından bir bağ evinde intihar eden 4 kardeşin ölümüyle ilgili savcılığın hazırlık raporunda sona yaklaşıldı. Kahramanmaraş Baro Başkanı Metin Doğan “Adli makamlar her türlü ihtimali değerlendiriyor ama bu intiharın geri planında bir gönül bağı dışında hiçbir neden bulunamadı. Baba Sağocak da verdiği ifadede de olayın araştırılmasına gerek olmadığını belirtti” dedi.

Savcılık soruşturmayı tamamlıyor

Star Gazetesinin haberinde Dereli Köyü’ndeki bağ evinde 21 Nisan akşamı yaşları 18 ile 35 arasında değişen Raden, Sajen, Rulin ve Beranis Sağocak adlı dört kardeş, evin dört ayrı odasında kendilerini tavana asmış şekilde bulunmuşlardı. Annelerinin bir hafta önce İstanbul’da astım krizi nedeniyle hayatını kaybettiği öğrenilen dört kardeşin, bu üzüntüye dayanamayarak intihar ettikleri ortaya çıkmıştı.

15 gündür evinden dışarı çıkmadı

Ölüm haberinin ardından tüm gözler babaya çevrilirken Necdet Sağocak, eşinin ardından dört çocuğununda ölüm haberine dayanamayarak fenalaşmış, çocuklarının cenazesine bile katılamamış ve kendini eve kapatarak kimseyle görüşmemişti. Savcılık olayla ilgili detaylı bir soruşturma başlatırken, aradan geçen 14 günün ardından hazırlık dosyasının tamamlanmak üzere olduğu öğrenildi. Kahramanmaraş Baro Başkanı Metin Doğan “Soruşturma kapsamında adli makamlar tüm ayrıntıları, ihtimalleri değerlendirdiler. Ama intihar olayının geri planınında çocukların annelerine olan gönül bağı dışında hiçbir neden bulunamadı” dedi. Soruşturma kapsamında avukat baba Sağocak’ın da ifadesinin alındığını belirten Doğan “Necdet Sağocak, çocuklarının ölüm haberini aldığı günden beri eve kapandı. Sadece bir kez dışarı çıktı, o da savcılığa ifade vermek içindi. Savcılık soruşturma kapsamında babaya  ‘İntiharda bir yönlendirme ya da zorlama olduğunu düşünüyor musunuz ?’ diye sordu. Baba Sağocak da, şüphelendiği bir şey olmadığını söyleyerek, olayın araştırılmasına da gerek görmediğini, böyle bir araştırma talebinin olmadığını belirtti. İfadesinin ardından yine evine kapanan Necdet’i ben de bir daha görmedim” diye konuştu.

 

 

 

Pasinler zorbaları, seri tecavüzcü çıktı

Tecavüz zanlıları yakalandı

Pasinler’de geçen 6 Nisan’da okuldan evine dönen 23 yaşındaki öğretmen A.K.’yi zorla bir metruk binaya götürüp tecavüz ettiği iddiasıyla 2 kişi yakalandı. Olaydan sonra saldırganları yakalayabilmek için ilçede 300 kişinin ifadesine başvuran ve eşkale uyan 280 kişiden DNA örnekleri alan polis, kriminal sonuçlarının gelmesiyle şüphelilere ulaştı. Olaydan önce ilçedeki bir fırında çalışan 24 yaşındaki K.N. ile çobanlık yapan aynı yaştaki Ü.A., DNA örneklerinin uyması sonucu gözaltına alındı. Saldırganlardan K.N.’nin yakalandığında üzerinde bulunan kazak ve pantolonun olay günü de üzerinde olduğu ve olaydan sonra ilçenin başka bir bölgesinde mobese kameraları tarafından görüntülenince gözaltına alındığı ancak suçlamaları kabul etmeyince kan, tükürük ve sperm örnekleri alınıp serbest bırakıldığı ortaya çıktı.

 

Parkı yıkılan Mehmet Bölük için Büyükada’ya koştular

Mehmet Bölük parkını yıkmak için 400 zabıta adaya çıkarma yapmıştı

Adalar Belediyesinin Büyükada’da yaptığı  CHP eski İstanbul İl Başkanı Mehmet Bölük adının verildiği parkı yıkan Büyükşehir belediyesini protesto için bu kez 12 Eylül öncesi CHP İstanbul gençlik kolları il ve ilçe başkanlarıyla yöneticilerinin de yer aldığı kalabalık bir grup Adalar’a çıkarma yaptı.
Büyükada İskelesi’ne Eminönü, Bostancı ve Kartal’dan motorlarla gelen Bölük’ün “Yol arkadaşları” yüzlerine Mehmet Bölük maskeleri takarak, Büyükada Çarşısı ve sokaklarında protesto eylemi yaptı.
Büyükada sokaklarını “Mehmet Bölük Onurumuzdur”, “Bölük’e uzanan eller kırılsın”, “Topbaş elini Adalar’dan çek” “Akbil’in rövanşını vermeyeceğiz” , “Hepimiz Bölük’üz” sloganları atan CHP eski İstanbul İl Başkanı Mehmet Bölük’ün “Yol Arkadaşları”, yıkılan parkta basın açıklaması yaptı. 
Adalara’a çıkarma yapan grup Burada Adalar’ın CHP’li belediye başkanı Mustafa Farsakoğlu, CHP Grup Başkanvekili ve Yalova Milletvekili Muharrem İnce Adalılarla buluştu.

Yıkılan Mehmet Bölük parkının içinde toplanan guruba bir konuşma yapan Gazeteci Miyase İlknur “bu yapılan saldırı Mehmet Bölük’ün adına bile dayanamayanların eseridir. AKP’nin başta AKBİL olmak üzere bir çok yolsuzluğu ortaya çıkaran Bölük adını yaşatmaya kararlıyız” dedi.

Adalar Belediye Başkanı Mustafa Farsakoğlu; Topbaş’ın önce 400 kişilik bir gurupla Ada’ya çıkarma yaptığını anımsattı. Farsakoğlu sözlerinin devamında “Bu alan Büyükşehir belediyesine ait değildir. Bu yapılanlar kanunsuz ve hukuksuzdur. Çevik kuvvetin coplu ve biber gazlı desteğiyle gelerek parkımızı yok etmişlerdir” dedi.

CHP’li İnce’den destek

Muahrrem İnce’de Adalılara seslendi ve;  “Mehmet Bölük’ün öncelikle İstanbul Büyükşehir Belediyesine ait BİT’lerle ilgili yolsuzluk araştırmaları, bu konuda yazdığı kitaplar ve açtığı davalarla AKP’nin gerçek yüzünü kamuoyuna açıkladığını hepimiz biliyoruz. AKP’nin Mehmet Bölük adının bu parka verilmesinde duyduğu rahatsızlık budur. O’nun ölüsünden, anısını yaşatacak heykelinden, adının verilmesi istenen bu parktan korkuyorlar. Basılmamış kitapların bile yasaklandığı bu ülkede parkın talan edilmesi normaldir” diye bitirdi.

Maskeli Protestoya kimler katıldı

Büyükşehir Belediyesi ekiplerinin  Mehmet Bölük parkının yıkımını protesto edenler arasında CHP TBMM Grup Başkanvekili ve Yalova Milletvekili Muharrem İnce, İstanbul eski Büyükşehir Belediye Başkanı Prof.Dr. Nurettin Sözen, sanatçı ve CHP Milletvekili aday adayı Ali Rıza Binboğa, Eski Milletvekilleri Ahmet Güzel, Cemal Seymen, Ali Rıza Gülçiçek ile İl Gençlik Kolları eski başkanı Muzaffer Çetinkaya, Süha Akıncı, dönemin ilçe gençlik kolları başkanları Eruğrul Gülseven, Ümit Sılan, Oktay Apaydın Zeynel Öztürk, Abdullah Aydın, Ahmet Yoldar, Miyase İlknur, Baro eski Başkanı Av.Muammer Aydın

Ada sahilleri düzenleniyor

Ada sahilleri yepyeni bir görünüme kavuşturuluyor. Büyükada yıllar öncesindeki görümüne kavuştu. Büyükada Gülistan Caddesi’nde başlatılacak yeni proje kapsamında, yıkım çalışması gerçekleştirildi. Sahilde yıllardır salaş görünümleriyl balık lokantaları ve kafeler, ön görünüm projesi çerçevesinde  belediye ekipleri ve işletme sahiplerinin ortak çalışmasıyla yıkıldı.

BAMBAŞKA OLACAK

Söz konusu proje kapsamında toplam 1200 metrekarelik alanda yıkım gerçekleştirildi. Caddede bulunan toplam 9 adet restoran ve kafeterya, Kültür ve Turizm Bakanlığı 1 numaralı Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu’nun onayladığı proje ile yeni görünüme kavuşturulacak. Yeni düzenlemeyle birlikte insanların sahil şeridinden faydalanması için seyir ve yürüme alanları oluşturulacak.

İŞLETMECİLER MEMNUN

Yıkılan balık lokantalarından biri olan Ali Baba Restoran’ın sahibi Ali Bayındır, yapılan düzenlemeden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Modern görünümlü bir projenin müşterilerimiz açısından yararlı olacağını düşünüyorum. Umarımbu proje en kısa zamanda gerçekleşir. Biz de müşterilerimize daha iyi bir hizmet sunarız” dedi. Yıkımın ardından incelemelerde bulunan Adalar Belediye Başkanı Dr.Mustafa Farsakoğlu ise, Adalar’a yakışmayan bu görüntünün artık sona erdiğini söyledi. Farsakoğlu, “Diğer adalar için de planlanan ön görünüm projelerini en kısa zamanda hayata geçireceğiz” dedi.